Çocuğuyla Fransa’ya yerleşmek için velayet davası açan anneye, ülkede uzun süredir devam eden “sarı yelekliler” eylemleri nedeniyle mahkemeden izin çıkmadı.
Babanın boşanma avukatı Gülden Erdoğan Göymen tarafından konu edilen dava ile Anne E.K. ve baba N.G’nin 2017’de anlaşmalı olarak boşandılar. Dava hakimi çocuğun velayetini her iki tarafa da verdi ve çocuk annesiyle yaşamaya başladı. Baba N.G. ise çocuğu anlaşma kapsamında görmeye devam etti.
İş sebebiyle çocuğunu da alarak Fransa’nın başkenti Paris’e yerleşmek isteyen anne E.K, bu durumun çocuğun eğitimine katkı sağlayacağını iddia ederek, babanın muvafakatına ihtiyaç duyulması nedeniyle ortak velayetin kaldırılması için dava açtı.
Ankara 18. Aile Mahkemesinde görülen davada baba N.G, E.K’nin yurt dışına çıkmak isteme sebebinin iş olmadığını, annenin çalıştığı iş yerindeki Fransız sevgilisiyle yeni bir yaşam kurmak amacıyla Paris’e gitmek istediğini belirtti. N.G, eski eşinin aynı kişiyle evli oldukları sırada da ilişkilerinin olduğunu ve bu sebeple boşandıklarını öne sürdü.
Eski eşinin yurt dışı görevinin zorunlu olmadığını, olası taşınmanın şu anda kreşe giden çocuğunun alışık olduğu düzeni bozacağını, babasıyla ilişkisini koparacağı ve psikolojisini olumsuz etkileneceğini ifade eden N.G, çocuğunun Türk örf ve adetlerinden uzak yetişeceği, dinini ve kültürünü bilmediği bir ülkede bocalayacağını savunarak davadaki taleplerin reddine karar verilmesini istedi.
“Sarı yelekliler” eylemleri gerekçe gösterildi
Dosyayı karara bağlayan Ankara 18. Aile Mahkemesi, gerekçeli kararında, çocuğun yaşının küçük olması sebebiyle yurt dışında zorlanabileceğini, gideceği ülkenin dilini bilmemesinin de çocuğa ekstra zorluk katacağını ve astım hastası olması sebebiyle nemli bir şehirde yaşamasının sıkıntı vereceğini belirtti.
Fransa’da hala devam eden “sarı yelekliler” eyleminin de hayatı olumsuz etkilediğine dikkati çeken hakim, kararda şu ifadelere yer verdi:
“Paris’te uzun süredir devam eden ‘sarı yelekliler’ eylemleri nedeniyle sosyal hayatın yaşanmasında zorluklar bulunmaktadır. Risk hala devam etmektedir ve eylemciler çeşitli bahanelerle sık sık eylem yapmaktadır. Çocuğun böyle kaos ortamlarının yaşandığı şehirde bulunmasının kendisine olumsuz etki edeceği, aynı şekilde Fransa’da Türkiye ve Türklere karşı olumsuz tavırların olduğu ve aşırı milliyetçi tutumun sergilendiği de açıktır.”
Çocuğun yararı gözetildi
Çocuğun babasıyla sıkı bir ilişkisinin olduğunu ve bu ilişkisinin Paris’e gittiğinde olumsuz etkileneceğini belirten hakim, bunun da çocukta psikolojik travmaya sebep olabileceğini vurguladı.
Çocuğun Türkiye’deki okulunun, bulunduğu şehirdeki sayılı kaliteli okullardan biri olduğuna da işaret eden hakim, okuldan ayrılmasının çocuğun ders başarısını etkileyeceği, arkadaş ortamından uzaklaşmasının zararına olacağı gerekçesiyle “çocuğun üstün yararını gözeterek” velayet durumunun aynen devamına karar verdi.